Sosyal öğrenme kuramı Albert Bandura tarafından ortaya konmuştur ve Bandura'ya göre öğrenme süreçlerinde şu şekilde gelişir:
- Dikkat
- Akılda Tutma
- Davranışa Dönüştürme
- Güdüleme
Ve tam olarak Bandura'nın söylediği Sosyal Öğrenme Kuramına ait bir örnek :)
Gestalt Kuramı:
Gestalt Almancada şekil, form ve biçim anlamına gelmektedir.
Youtube'da dolaşırken KPSS sınavı için yapılmış bu video tam olarak Gestalt Kuramını anlatmaktadır. Aslında hürformasyon arkadaşımızın videosundan ulaştım buraya. Sonuna kadar izleyin Gestalt kuramına ait tüm kavramlar anlatılıyor.
İçgörüsel öğrenme, diğer bir ifadeyle sezgisel ya da seziş yoluyla öğrenme Köhler’in yaptığı çalışmaların bir ürünüdür. Köhler’e göre öğrenmede öğrenen kişi, bütün durumu amaçlar arasındaki bağları algılamayı ya da mantıksal ilişkileri anlamayı içeren yeni bir şekilde görür. Köhler, İçgörüsel öğrenme konusunda maymunlarla çalışmalar yürütmüştür. Bu çalışmalardan en önemlisi Sultan isimli bir maymunla yaptığı çalışmadır. Köhler, maymunun en sevdiği yiyeceği maymunun bulunduğu kafesin hemen dışına koymuş ve mesafeyi bedeniyle uzanamayacağı bir mesafede bırakmıştır. Ancak kafes içinde maymunun birleştirerek uzatabileceği sopalar koymuştur. Sultan kafes dışındaki muza eliyle ulaşamayacağını anlayınca kafes içinde bulunan sopaları incelemiş ve uzun bir düşünme sürecinden sonra sopaları birbirine ekleyerek kafes dışındaki muza ulaşabilmiştir. Bir başka çalışmada başka bir maymunun yetişemeyeceği ve tırmanamayacağı bir şekilde muz kafesin üzerine bağlanmış ve içeriye de kutular konulmuştur. Maymun kutuları üst üste koyarak kutulara tırmanıp tavanda asılı olan muzu alabilmiştir. REF:
İçgörüsel öğrenme ile ilgili mi bilmiyorum fakat şu anımı paylaşmak istiyorum, bundan 10 yıl kadar önce Ege Üniversitesi kampüsü icerisinde bulunan Kipa'nın yolunda giderken kendi kendime düşünüyordum ve aniden aslında o günlerde hiçde düşünmediğim bir bilmecenin cevabı aklıma geldi. Hatırlıyorum lise yada ortaokul zamanlarımda sakızların içersinde bilmece gibi yazılar olurdu bunlardan bir tanesi de "Bir elmanın içerisinde kurt çıkmasından daha kötü ne olabilir?" idi ve sorunun cevabına bakmama rağmen yarım kurt çıkmasının gerçektende ne olduğunu o güne kadar hiç anlamamıştım, hatta nesi komik diye de düşünmüştüm. Bunun sebebi belki düşünmek için çok fazla zamanımın olmaması yada başka bir ülkede doğup büyümüş ve yeni bir ülkede herşeye en baştan başlamak zorunda kalmanın sebebi ile bu en basit ve komik bilmeceleri bile anlayamam da olabilir. Türkçeyi öğrenirken şu an bile aklıma gelen bazı deyimleri anlamaya calışmak çok zamanımı almıştı fakat zaman ve mekan olarak hiç de uygun olmayan bir anda neden bir elmanın içinden yarım kurt çıkmasının daha kötı olduğunu öğrenmiştim ve bunu tamamen kendi kendime yapmıştım. Bu aniden ve ışık hızında zihnimde geçen düşünceler ile meydana gelmişti. Şimdi anlatınca içsel öğrenmeye ait bir örnek gibi hiç gelmedi ama paylaşmak istedim. :)
Yorumlar
Yorum Gönder